Kavun yetiştirme koşulları nelerdir? Kavunda sık görülen hastalıklar hangileridir? Kavunda gübreleme ve sulama nasıl yapılır? Kavun yetiştiriciliği hakkında öğrenmek istediğiniz her şey


Kavunun anavatanı Asya’dır. Doğu Anadolu, Kafkasya, İran, Afganistan ve Türkistan’da yabani kavun çeşitlerine rastlanmaktadır. Kavun dünyaya bu bölgelerden yayılmıştır. Bugün Amerika ve Avrupa’da çok beğenilen tanınmış Kantalup kavununun anayurdu da Diyarbakır ve Van Bölgesi’dir. Buradan tohumları önce İtalya’ya götürülmüş sonra da dünyanın diğer ülkelerine yayılmıştır.


Kavun, kabakgillerden sürüngen gövdeli bitki türü ve bu bitkinin iri meyvesidir. Bir yıllık otsu bir bitkidir. Sürüngen gövdesi metrelerce uzayabilir. Yaprakları yürek biçiminde iridir. Bir eşeyli ve bir evcikli çiçekleri yaprakların koltuk altından çıkar. Türüne ve çeşidine göre kalın kabuklu iri meyvesinin içi etli, sulu ve bol çekirdeklidir.



Kavun sevilerek yenilen tatlı ve sulu meyvelere sahip bir bitkidir. Ülkemizin çok soğuk bölgeleri hariç hemen her yöresinde yetişmektedir. Ilık iklim bitkisi olan kavunun, tohum ekiminden hasadına kadar 80-120 gün geçer. Ancak erkenci kavun üretiminde tohumlar, doğrudan doğruya tarlaya ekilmeyip torbada fideleri yetiştirilmek üzere 4-5 haftalık süreyi sera, sıcak yastık veya naylon örtü altında geçirir.


Kavunun bitkiler âlemindeki yeri şöyledir:

Âlem: Plantae

Şube: Magnoliophyta

Sınıf: Magnoliopsida

Takım: Cucurbitales

Familya: Cucurbitaceae

Cins: Cucumis

Tür: Cucumis melo

Kavunun yıllık ortalama üretim miktarı 1.750.000 ton arasında değişmektedir. Son yıllarda kavun, sera ve alçak plastik tünel altında yetiştirilen çeşitlerle dayanıklı kışlık çeşitlerin saklanması sayesinde mevsim dışında da satılmakta ve değerlendirilmektedir. Bilhassa kışlık kavunlar iyi saklandıkları takdirde 8-9 ay kadar bozulmadan kalabilirler. Kavun ana besin maddesinden çok soğuk meyve olarak değerlendirilmektedir. Kavunun küçük meyveleri turşu sanayinde önemli bir yer alır. Yaz aylarında dondurması sevilerek yenir.


Kavun Bitkisinin Botanik Özellikleri

Kavunda Kök

Kavun kısa ve kalın bir kazık köke sahiptir. Başlangıçta zayıf olan kökler ileri devrede daha belirgin ve kuvvetli yapı kazanır. Kazık kök toprak seviyesinden 20-30 cm derinliğe ulaştığında yan kökler oluşur. Yan köklerin bir kısmı derinliğine, bir kısmı ise yanlara doğru gelişir. Bazı şartlarda kavun kökleri 100 cm’ den daha fazla derinliğe inebilir.


Kavunda Gövde

Kavunlar 3-5 ana sürgüne sahiptir. 3-3,5 m kadar bir uzunluğa erişebilen bu sürgünler, çiçek ve meyvelerin oluştuğu yan kollar verir. Kavun bitkisinin gövdesi başlangıçta otsu, yuvarlak ve üstü sert tüylerle kaplıdır. Gövde daha sonra kısmen odunlaşır, çok köşeli bir görünüm alır, tüyler azalır.



Kavunda Yaprak

Kavunlarda yapraklar oldukça büyüktür. Yaprakların şekli yuvarlak veya kısmen kalp şeklindedir. Yaprakların alt ve üst yüzü tüylüdür. Yaprakların kenarlarında keskin dişler bulunur. Yaprakların renkleri yeşil ve koyu yeşile kadar değişir. Yaprak sapı uzun ve ortası olukludur.



Kavunda Çiçek

Çiçekler yaprak koltuklarında meydana gelir. Parlak sarı renktedir. Kavun bitkisi iki ayrı tip çiçeğe sahiptir. Bunlardan birisi erkek, diğeri erselik veya dişidir. Erselik veya dişi çiçekler yan kollardaki yaprak koltuklarından çıkarlar. Kavunda çiçek tozlarının taşınmasında en önemli taşıyıcı bal arılarıdır. İki dekara bir kovan konması verimde %30’luk bir artış sağlamaktadır.



Kavunda Meyve

Kavun meyveleri şekil, irilik, renk ve kabuk yapısı bakımından farklılık gösterir.



Kavun Tohumu

Kavun tohumları sarı renktedir. Tohumlar çimlenme kabiliyetlerini uygun şartlarda 5-8 sene muhafaza ederler. Bir gramda 20-50 adet tohum bulunur.



Kavun tohumları

Önemli Kavun Çeşitleri

Ülkemizde çok geniş çapta yapılan kavun yetiştiriciliğinde yöresel olarak çok geniş çeşitlere rastlanmakta ve form zenginliği görülmektedir. Kavun çeşitlerini yazlık ve kışlık olarak 2 gruba ayırabiliriz.


Hasanbey

Orta büyüklükteki meyveleri yuvarlak, sap kısımları hafif sivricedir. Kabuk rengi yeşil, üzeri kırışık ve kalındır. Et rengi beyaz olup kabuğa yakın kısmı açık yeşildir. Et rengi turuncu olan tipleri de vardır. Lezzetli, tatlı ve sulu bir çeşittir. Kışlık kavunlardandır.



Kırkağaç (Altınbaş)

Yetiştirildiği yöre isimleri ile anılır. Meyveleri genelde yuvarlak olup oval ve uzun tipleri de vardır. Kabuk rengi sarı, üzeri yeşil benekli, kırışık ve kalındır. Kabuğu düz ve dilimli olan tipleri de bulunmaktadır. Et rengi beyaz olan lezzetli, tatlı ve sulu bir çeşittir. Kışlık kavunlardandır.


Yuva

Koyu yeşil renkli ve ince kabukludur. Meyveleri yuvarlak olup lezzetli, sulu ve yenen kısmı kalındır. Serin yerlerde bekletilerek uzun süre tüketim için saklanabilme özelliğine sahip bir çeşittir.



Van (Kantalup)

Kabuğu ağsı yapıdadır. Ağsı yapının arkasında sarı ya da krem rengi kabuğa sahiptir. Meyveleri yuvarlak şekilde alt ve üstten basık, dilimli bir yapıdadır. Dünyada en çok tüketilen kavun çeşididir. Meyve eti turuncu-sarı, meyve eti yumuşak ve suludur. Tatlı ve olgun olduğunda güzel kokulu aroması olan bir çeşittir.



Topatan

İnce ve sarı kabuklu olup dayanıksızdır. Uzun oval şekilli, üzeri düz parlak, bazıları hafif ağ şeklinde çitilidir. Kabuğu başlangıçta yeşil renkli olup olgunlaştıkça sararır. Meyve et rengi beyaz, lezzetli olup tatlı ve güzel kokuludur. Taşınmaya dayanıklı olmayan erkenci bir çeşittir.



Sarı dilimli

Meyveleri yuvarlak ve oval şekillidir. Kabuk rengi sarı, üzeri kırışık ve kalındır. Dilimli ve dilimsiz tipleri de vardır. Et rengi yeşilimsi beyaz,tatlı ve suludur.



Çitili kavun

En önemli yazlık kavunlardan birisidir. İri meyveleri basık, yuvarlak ve dilimlidir. Kabuk rengi sarı, üzeri çitilidir. Et rengi beyaz, lezzetli ve keskin kokuludur. Kabuk kalınlığı ince olduğundan taşınmaya dayanıklı değildir.



Mollaköy kavunu

Uzun oval şekilli meyvelerinin kabuk rengi sarımtırak kurşuni ve üzeri hafif çitilidir. Et rengi yeşil, tatlı ve kokuludur. İnce kabukludur.



Honeydew

Hafifçe oval yapıda yaklaşık 20 cm uzunluğundadır. Erken dönemlerde kabuk yüzeyi üzerinde yumuşak tüyler bulunur. Kabuk rengi başlangıçta yeşilimsi beyaz renkte iken daha sonra kremsi sarı renktedir. Meyve eti kalın, açık yeşil renkte olup sulu ve tatlı bir çeşittir.


Kavun Yetiştirme Koşulları

Kavun hangi topraklarda yetişir? Kavun için en uygun sıcaklıklar nelerdir? Kavun için makul güneşlenme süresi ne kadardır? Hangi sıcaklıkların altında kavunbitkisi zarar görür?


Kavun Bitkisi İçin Sıcaklıklar Nasıl Olmalıdır?

Kavun ılık ve sıcak iklim bitkisidir. Uzun gelişme süresi boyunca güneşli, sıcak ve kuru bir hava ile yeterli toprak nemi isterler. Nemli yerlerde yetişebilirse de bitkiler mantari hastalıklara daha kolay yakalanır ve olgunlaşabilen meyvelerinde kalitesi düşük olur.


Uygun sıcaklık şartlarında ve güneş ışınları altında meyvelerde şeker oranı ve çeşidine göre hoş kokuları da artmaktadır. Kavun bitkileri gelişmelerinin bütün devrelerinde soğuktan kolayca etkilenir ve ölürler.


Yetişme periyodu boyunca don tehlikesi olmamalıdır. Erken fidecilikte fideleri don zararından korumak için çeşitli örtüler kullanılmaktadır. Kavunda ilkbaharda soğuk tehlikesi tamamen kalktıktan ve toprakta sıcaklık 15 °C’nin üstünde olduğu zaman tohum ekimi yapıldığında iyi bir çimlenme görülmektedir. Hasat devresi ise sonbaharda bölge şartlarına göre soğuklar başlamadan mutlaka tamamlanmalıdır.


Kavun tohumlarının yüksek oranda çimlenme gösterebilmesi için en uygun sıcaklık 25-30 °C arasındadır. Kavunlar iyi bir gelişme ve verimlilik için hıyardan daha yüksek sıcaklık isterler. Sıcaklık ve diğer şartlar uygun olduğu takdirde, çeşidin erkenciliğine bağlı olarak tohum ekiminden itibaren 82-120 günde hasada gelmektedir.


Kavunun Toprak İsteği Nasıldır?

Kavun derin, geçirgen, humus ve besin maddelerince zengin, kumlu-tınlı veya tınlı kumlu toprakları sever. Nehir kenarlarındaki milli topraklar gibi rutubetçe zengin topraklarda veya gelişme dönemleri sırasında, düzenli sulama yapılan yerlerde daha iri ve bol mahsul alınabilir. Ancak bunlar kurak şartlarda yetiştirilen kavunlar kadar tatlı olmazlar.


Kavun yetiştirilen tipik bölgelerimizde yetiştiriciler bu durumu iyi bildiklerinden kavunu genellikle susuz yetiştirme yolunu tercih ederler. Bu amaçla toprağı derin ve birkaç defa dikkatle işleyerek ve gelişme devresinde de imkânlar oranında bol çapa yapmak suretiyle topraktaki rutubeti muhafaza etmeyi sulamaya tercih ederler. Kavun, asitliği yüksek topraklarda iyi gelişemez. Kavunlar için en elverişli toprak reaksiyonu pH 6.0-6.7 arasındadır.


Kavun Üretimi

Türkiye’de kavun üretimi daha çok tarlada veya alçak tünellerde yapılır. Alçak tüneller altında yapılan yetiştiriciliklerde hasat zamanı haziran ayı sonuna kayar. Serada yapılan üretimde ürün çıkışı, fiyatların en yüksek olduğu erken ilkbahar dönemine rastlar.


Kavun ekilecek arazi, sonbaharda toprak tavlı iken 25-30 cm derinliğinde sürülür. Derin sürümden sonra kültivatör veya diskaro ile ikileme yapılır.


İkinci toprak işleme dönemi şubat - mart aylarıdır. Kültivatörle toprak tavında işlenerek arazi ekim ve dikime hazır hâle getirilir. Ekim veya dikimden önce tarlada otlanma görülürse tekrar kültivatörle toprak işlemesi yapılır. Çok ağır topraklarda güz sürümü derin olarak yapılır. Kavunda toprak işlemenin sık ve dikkatli yapılmasındaki amaç toprağın iyice havalandırılmasını sağlamaktır.


Kavun bitkisi ılık, sıcak, güneşli bir hava istemektedir. Seralardaki yetiştiricilikte gündüz sıcaklığı 20-25°C, gece sıcaklığı 18°C dolaylarında olmalıdır. Seralarda derin, iyi havalanabilen, besin maddelerince zengin kumlu-tınlı veya tınlı-kumlu toprakları tercih eder. Soğuk ve ağır killi topraklarda yapraklar sararır, gövdeler çürür ve bitkiler ölür.


Serada kavunların nispi nem istekleri gece %80 gündüz ise %50-65 dolayındadır. Hiçbir zaman nispi nemin %40'ın altına düşmemesi gerekir.


Kavun üretimi genel olarak ikinci mahsul yetiştiriciliği şeklinde yani ilkbahar aylarında yapılır. İlkbahar aylarında kavun yetiştirmede en uygun tohum ekimi zamanı aralık- ocak aylarıdır. Bu tarih serada bulunan 1. mahsul durumuna göre değişebilir. Kavun, gelişebilmek için yüksek toprak sıcaklığı istediği için erken ekim çok büyük avantaj sağlamamaktadır. Seraya dikim zamanı da yine 1. mahsule bağlı olarak ocak-şubat ayları arasında değişir.


Kavun dikilecek sera bir önceki ürün kaldırıldıktan sonra dekara 6-8 ton çiftlik gübresi serilerek güzelce sürülür. Eğer toprakta hastalık etmenleri varsa gerekli ilaçlama yapılır. Çünkü kavun çeşitlerinin toprak hastalıklarına karşı mukavemeti yoktur.


Sürümden sonra toprak analizlerine göre taban gübrelemesi yapılır. Ortalama dekara 10 kg azot, 20-25 kg fosfor, 20-25 kg potas sağlayacak şekilde gübre verilir. 2. sürüm yapılır, toprak tesviye edilir.

Sürülüp tesviye yapılan seraya 50x50x100 cm dikim sistemine göre masuralar hazırlanır. Hazırlanan masuralar üzerine 50 cm aralıklarla dikim çukurları açılır. Açılan bu çukurlara ilaçlı suya batırılan fide, torbalarından çıkartılıp yerine konur ve can suyu verilir.


Sıra (çizgi) Usulü Yetiştiricilik

Büyük işletmelerde daha kolay ve ekonomik olduğundan uygulanan bir yöntemdir. Bu yöntemde hazırlanmış tarlada 1.5-3 m. arayla ve genellikle pullukla 5-6 cm derinliğinde çizgiler açılır. Çizgilere hemen arkadan gelen bir işçi tarafından 2-4 tohum bırakmak üzere ekim yapılır.


Hemen sonrasında hafif bir tırmık geçirilerek çizgiler kapatılır. Arkasından da toprağın hafifçe bastırılması için bir sürgü çekilir. Tohumların normal olarak çimlenebilmesi için toprak tam tavında olmalıdır.


Tarla ziraatı hâlinde geniş ölçüde yapılan kavun yetiştiriciliğinde ekim mesafelerine göre genellikle dekara 1-1.5 kg kadar tohum hesap edilir.


Ocak Usulü Yetiştiricilik

Bazı bölgelerde bir kısım yetiştirici, çizgi usulü yerine ocak usulü ekim yapmaktadır. Tohum ekiminde sıra arası ve sıra üzeri mesafeler çeşitlere, bitki habitusuna ve toprak yapısına göre değişir. Büyük habituslu bitkilerde sıra arası 1,5-2 m, sıra üzeri 1-1,5 m olarak bırakılır. Küçük habituslu bitkilerde sıra arası 1-1,5 m, sıra üzeri 1 m olmalıdır.


Tesviye edilmiş toprak üzerinde belirlenen mesafelerde, 40-50 cm genişliğinde ve 15-20 cm derinliğinde ocaklar açılır. Ocaktan çıkarılan toprak yaklaşık bir kürek dolusu ahır gübresi ile karıştırılarak ocakların dip kısımlarına 5-10 cm kalınlığında konarak tohumların ekileceği yatak kısmı hazırlanır. Her ocağa 3-4 tohum ekilir. Tohumlar 3-4 cm derinlikte kalacak şekilde ocakların üzeri aynı gübreli toprakla doldurulur. Hafifçe bastırılarak can suyu verilir. Uygun koşullarda tohumlar en geç 10-12 gün içerisinde çimlenerek toprak yüzünde görülmeye başlar. Tohumların çimlenmesinden sonra bitki 2-3 gerçek yapraklı olduğunda çapa ve seyreltme yapılır. Seyreltme sırasında bitkiler, kalan bitki köklerini zedelemeyecek şeklinde, çekilerek değil kırılarak veya kesilerek ayrılmalıdır. Her ocakta üretim hedefine ve bitki büyüklüğüne göre ideal olarak 2 bitki bırakılır.


Bundan sonra iyi bir gelişme ve iyi kaliteli bol mahsul almak amacıyla kavunların bakım işleri zamanında ve yeteri kadar yerine getirilir.


Fide Usulü Yetiştiricilik

Son yıllarda kavun tarımında erkencilik açısından fide ile yetiştiricilik yapılabilir. Fide ile yetiştiricilik diğer yöntemlere göre 15-20 gün kadar erkencilik sağlar. Fide yetiştiriciliğinde 10x13 cm ebadındaki altı delinmiş plastik torbalar kullanılır. Bu torbalar iyi karıştırılmış harç ile doldurulur. Harç yapmak için hacim olarak 1 kısım bahçe toprağı, 1 kısım iyi yanmış ahır gübresi ve 1 kısım kum karıştırılır.


Harç doldurulmuş olan torbalara kavun tohumları 4-5 cm derinlikte konur. Her torbaya 1-2 adet tohum bırakılır. Bu torbalar seralar ve yüksek tünellere konarak süzgeçli kovalarla sulanır.


Tohum ekimi bölgelere göre değişmekle birlikte genel olarak mart ayında yapılır. Torbalarda yetişen fidelerin zaman zaman yabancı otları alınır ve sulaması yapılır. Normal şartlarda fideler 30-40 gün içinde araziye dikime hazır hâle gelir.

Aşılı Fide Usulü Yetiştiricilik

Aşılı fide ile kavun üretimi giderek yaygınlaşmaktadır. Bunun sebeplerinden biri aşılama ile birlikte meyve büyüklüklerinin diğeri ise meyve miktarı ve kalitesinin artmasıdır. Ayrıca bu yöntemle yetiştirilen kavunlar, aynı tarihte aşısız olarak dikim yapılan bitkilere göre daha erken hasada gelir. Böylece çiftçi ürününü daha yüksek fiyattan değerlendirme şansını da yakalar.


Aşılama sırasında anaç bitki olarak su, balkabağı veya kestane kabağı kullanılabilir. Bu anaçların ilk gerçek yaprağının oluştuğu dönemde yaprak altından 1 cm aşağıda jilet veya keskin bir kesici ile eğimli bir çizik atılır. Bu kısma kavunun yukarıya doğru kesilen ucu yerleştirilip bir pens yardımı ile tutturulur. Aşılanan fideler, 10 gün yani kaynaşma oluncaya kadar aşı bakım ünitesinde kalmakta ve sonra normal parsellere dikilmektedir.


Aşılı kavun fidelerinin dikimi sırasında ve sonrasında dikkat edilmesi gereken bazı hususlar şunlardır


Dikimden önce toprağa taban gübresi verilmelidir.

Dikim sırasında anaç gövdesi mutlaka toprak üzerinde kalmalı ve aşı noktası kesinlikle toprağa temas etmemelidir. Çapalama sırasında bile aşı noktası toprakla kapatılmamalıdır.

Dikim esnasında fide kökleri etrafında boşluk kalmayacak şekilde sıkıştırılmalıdır.

Boğaz doldurma işlemi kesinlikle yapılmamalıdır.

Dikimden sonra bolca can suyu verilmelidir.

Gübreleme programı, anacın gücü göz önüne alınarak oluşturulmalıdır.

Kavunda Gübreleme

Kavun bitkisi, meyvelerinin iriliği nedeniyle topraktaki besin maddelerine fazla ihtiyaç duyar. Diğer şartlar mükemmel olduğu hâlde iyi bir gübreleme yapılmayan yerden hiçbir zaman iyi mahsul alınamaz. Bu bakımdan yetiştirilecekleri yerin iyi hazırlanması ve gübrelenmesi gerekir.


Verilecek gübrenin çeşit ve miktarları toprak karakterine ve topraktaki mevcut besin maddeleri miktarına göre değişir. Kavun organik maddesi fazla toprakları sevdiğinden tohum ekiminden önce yanmış çiftlik gübresi verilmesi uygun olur.


Sonbaharda derin sürümden sonra dekara 5-6 ton çiftlik gübresi verilerek kültüvatör ile toprağa karıştırılmalıdır. Böylece tohum ekimine kadar gübrenin ayrışarak bitkiye faydalı hâle gelmesi sağlanmış olur. Kimyasal gübre olarak dekara 15 kg azotlu, 30 kg fosforlu ve 20 kg potaslı gübre verilir. Azotlu gübrenin 1/3’ü fosforlu ve potaslı gübrelerle birlikte ekimden önce pulluk veya diskaro altına verilmelidir. Azotun diğer 1/3’ü bitkiler sürgün vermeye başladığında 1/3’ü ise bir ay sonra bant şeklinde bitkilerden 15-20 cm uzağa verilmelidir.


Kavunda Sulama

Ülkemizde kavun yetiştiriciliği büyük bir çoğunlukla susuz olarak yapılmakla beraber özellikle çok kurak dönemlerde sulama yapılabilir.


Kavun bitkisi, büyüme ve meyvelerin olgunlaşma devresinde bol suya ihtiyaç gösterir. Kavunun yatay kökleri hafif topraklarda 20-25 cm derinlikte yayıldığından bu tip topraklar daha sık sulanmalı ve her sulamada kök seviyesine kadar inilmelidir.


Erken çiçeklenmeyi sağlamak ve toprak sıcaklığını korumak için çimlenmeden çiçeklenmeye veya ilk meyve tutumuna kadar sulama yapılmalıdır. İlk sulamadan sonra 10-15 gün aralıklarla 2-3 sulama daha yapılmalıdır. Sulama zamanı ve sayısı toprak tipi, toprağın su tutma kapasitesi, topraktan kaybolan su miktarı, bitki büyümesi ve kök gelişmesi ile mevsim yağışlarına bağlıdır.

Sulama anında yaprak ve meyveler mümkün olduğu kadar sulama suyuna temas ettirilmemelidir. Yaprak ve meyvelerin ıslanması durumunda mantari hastalıklar artar. Bu nedenle bitki kök boğazı, yaprak, sürgün ve meyvelerinin su ile ıslanmayacağı karık usulü sulama yapılmalıdır.

Kavunda Çapalama

Kavun yetiştiriciliğinde çapalama; toprağı kabartmak, yabancı otları yok etmek ve topraktaki rutubeti muhafaza etmek amacıyla çok önemlidir. Kavunlar kollarını tamamen etrafa salıp çapa yapılamaz hâle gelinceye kadar 3-5 defa çapalanır.


Birinci çapa, bitkiler 2-3 gerçek yapraklı iken yapılır. Bundan sonra 2-3 hafta ara ile diğer çapalamalar birbirini takip eder. Birinci veya ikinci çapa ile birlikte sıra üzerinde seyreltmeler de yapılır. Sıra araları kültivatörle işlenir.


Köklerin yüzeyde olması nedeni ile derin çapadan kaçınılmalıdır. Kollar uzadığında çapa yapmak amacıyla kolları bir sıradan diğerine doğru döndürmek, bitki için zararlıdır. Her çapalamadan sonra boğaz doldurması yapılır.


Kavunda Budama

Çoğunlukla serada veya tünel yetiştiriciliğinde yapılır. Açıkta budama hemen hemen hiç yapılmaz.


İri ve kaliteli meyve alabilmek için bitkilerde uç alma ve meyve seyreltmesi yapılmalıdır. Ana sürgünlerin çok fazla uzamasını önlemek için bitkiler gelişip etrafa dal salmaya başladıklarında her dal üzerinde 4-5. yapraktan itibaren uç alma yapılmalıdır. Böylece besin maddeleri, bitkinin boylanması yerine bitki üzerinde mevcut meyvelerin irileşmelerinde kullanılacaktır.


Bitkiler üzerinde köke en yakın olan meyvelerden genellikle iki ve bazen en fazla dört meyve bırakılarak diğerlerinin koparılması kalan meyvelerin daha iri ve kaliteli olmalarını sağlar. Ayrıca üzerinde meyve olmayan yan koltuklar dibinden koparılmalıdır.


Ülkemizde 2 şekilde budama yöntemi uygulanmaktadır


Bitkilerin ana gövdesi üzerinde meydana gelen yan sürgünler 50 cm'ye kadar tamamen alınır. Bundan sonra meydana gelen sürgünler 1 meyve 2 yaprak üzerinden tele kadar budanır. Telden sonra serbest bırakılır.

Bitkilerin 2 veya 4 gerçek yaprak üzerinden tepe sürgünü kesilerek meydana gelen en kuvvetli yan sürgün ana gövde olarak geliştirilir. Bu gövdeden meydana gelen ikinci yan sürgünler 1 meyve 2 yaprak üzerinden tele kadar budanır. Telden sonra serbest bırakılmaktadır.

Meyve Tutumunu Artırıcı İşlemler

Kavunlar partenokarp meyve tutma özelliğine sahip değildir. Meyve tutumunun sağlanması için tozlanma ve döllenmeye gerek vardır. Tozlanmanın arılarla yapılması en emin yoldur. Seralarda yetiştirilen kavunlarda verimliliği artırmak için en çok kullanılan yöntem sera içerisine bombus arısı salmaktır. Açık alanlarda ise her 3-5 dekar arazi için bir arı kovanını arazinin bir köşesine yerleştirmek yeterli olmaktadır.


Bunun uygulamasının zor olacağı düşüncesiyle tozlamaya elle yardım etmekte fayda vardır. Döllemenin yeterli olmayışı meyvelerin şekil bakımından düzgün olmamasına neden olur. Ancak bazı üreticiler bu doğal ürün artırıcı yöntemler yerine hormon kullanma yoluna gitmektedirler.


Yabancı Otlarla Mücadele

Bahçe ve tarla ziraatı şeklinde yapılan kavun yetiştiriciliğinde toprağı kabartmak, topraktaki nemi uzunca bir süre muhafaza edebilmek ve yabani otları ayıklamak amacıyla çapalama çok önemlidir. Kavun yetiştiriciliğinde kollarını tamamen etrafa salıp çapa yapılamaz hâle gelinceye kadar genellikle 3-5 defa çapa yapmak gerekmektedir.


Birinci çapa, bitkiler 4-5 yapraklı iken yapılır ve bundan sonra 2-3 hafta ara ile diğer çapalamalar birbirini takip eder. Birinci veya ikinci çapa ile birlikte sıra üzerinde seyreltmeler de yapılır.


Kavunda İlaçlama

Kavun yetiştiriciliğinden olumlu sonuç alabilmek için hastalık ve zararlılarla savaşımın zamanında ve usulüne uygun şekilde yapılması gerekir. İlaçlı savaşımın yanı sıra münavebe de göz ardı edilmemelidir. Üst üste aynı yerde iki yıldan fazla kavun yetiştirilmemeli, çeşitli bitkilerle münavebe yapılmalıdır.


Kavunda Hasat Zamanı

Kavunlarda olgunluk tayini meyveler ve meyve sapları üzerinde meydana gelen bazı işaretlerle kolayca anlaşılır.


Hasat devresine gelmiş kavunlarda görülen başlıca olgunluk işaretleri şunlardır:

Kavun meyveleri gerçek iriliklerine geldikten sonra olgunlaşmaya başlarlar.

Olgun meyvelerin saplarının dala bağlandığı yerde bulunan iki küçük kulakçık kurur.

Olgun kavunlar ağırlaşır.

Dip kısmında hafif bir yumuşama ve koku başlar.

Kabuk rengi çeşide özgü rengini alır ve parlaklaşır.


Kavunda Hasat Nasıl Olur?

Hasat olgunluğuna gelmiş kavunların hasadı sabah erken saatlerde genellikle elle yapılır. Kavun meyvesi sapı etrafında hafif döndürülmek suretiyle koparılarak bıçak veya makas ile saplarından kesilerek yapılır.


Küçük aile işletmelerinde yapılan üretimde olgunlaşan kavun meyveleri, uzun bir periyotta düzenli olarak hasat edilir. Hasat olgunluğuna gelmiş meyveler bitki üzerinde bırakılmaz.


Tarla sebzeciliğinde ise hasat 1 veya 3 defa yapılır. İşçiliğin pahalı olduğu yerlerde ise hasat bir defada yapılır. Ülkemizde kışlık kavunların tamamında hasat bir defada yapılır.


Kavunlarda verim, çeşit ve yetiştirme sürelerine göre değişmekle birlikte iyi yetiştirmeve bakım şartlarında çeşidin iriliğine göre dekardan normal olarak 3-7 ton ürün alınabilir.


Kavunlarda tohum verimi ise hektara ortalama yaklaşık 300 kg’dır. Ancak çok iyi tohum üretim alalarında tohum verimi hektara 600 kg’dır. 1000 dane ağırlığı çeşitlere göre değişmekle beraber yaklaşık 25 g’dır.


Hasat Sonrası Depolama

Hasat edilen kavunlar ağırlıklarına göre boylara ayrılır. Boylara ayrılan kavunların en küçüğü ile en büyüğü arasındaki fark %50’yi geçmemelidir. Boylara ayrılan kavunlar sağlam, temiz, olgunlaşmış ve taze görünümde olmalıdır.


Ambalaj kapları tahta, mukavva ve karton gibi malzemelerden hazırlanmış kasa, kutu ve sepetlerdir. Ambalaj içinde kavunlar birbirine sürtünüp meyveler zedelenmemelidir. Ülkemizde genellikle kavunlar dökme olarak pazarlanmaktadır. Ancak turfanda olarak yetiştirilen küçük meyveli kavunlar karton viyollerde pazarlanırlar.


Ülkemizde kavunlar genellikle kamyon, araba veya trenler ile yığın hâlinde pazarlara gönderilir. Bu arada kışlık kavunların bir kısmı bu amaçla hazırlanmış ambarlara alınır. Buralarda ya askı şeklinde veya seyrekçe, tek sıralı diziler hâlinde muhafaza edilerek kış aylarında piyasaya çıkarılır.


Kavunlar ve bunların içinde bulundukları ambalâjlar işleme yerlerinde, depolarda, taşıtlarda fena koku yayan ve bunları kirletecek olan maddelerle bir arada bulundurulmamalıdır.


Kavunlar ve içlerinde kavun bulunan ambalâjlar yağış, yakıcı güneş altında ve dondurucu soğuklarda bırakılmamalı ve bu koşullarda yüklenip boşaltılmamalıdır.


Sert olum devresinde hasat edilen (tam olgunluğun ¾ safhasında) kantoluplar 2-4 °C’de 15 gün süre ile muhafaza edilebilirler. Daha düşük sıcaklıklarda aynı sürede üşüme zararı görülür.


Bununla birlikte O -1 °C’de 1 hafta kadar rahatlıkla depolanabilir. Hasat zamanındaki yüksek sıcaklıklar yeme olumuna gelen kavunlarda şeker ve su kaybına sebep olur. Bundan dolayı kavunlar hasattan hemen sonra ön soğutmaya alınmalıdır.


Ürün sıcaklığının 17-22 °C’ler arasında düşürülmesi solunum hızının ve su kaybının ¼ oranında azalmasını sağlar.Yuva kavunlarını ise 3 °C depo sıcaklığında 1 ay civarında başarı ile depolamak mümkündür. Kavunlar piyasaya ambalajlı veya dökme olarak arz edilir.


Ambalajlar taşıma, muhafaza ve pazarlama süresince kavunları iyi bir durumda tutmalıdır. Sağlığa zarar vermeyecek şekilde yeni, temiz, kokusuz, ahşap, mukavva veya diğer uygun materyalden hazırlanmış kasa, kutu, sepet vb. şekillerde olmalıdır. Aksine bir istek olmadığı takdirde, 80 cm x 120 cm veya 100 cm x 120 cm boyutlarındaki paletlere uygun ölçülerde olmalıdır.


Ürünleri Ambalajlarken Nelere Dikkat Etmek Gerekiyor?

Tek tek karton veya tahta kutulardan (standart 40x60 cm) yararlanılır. İriliğe göre 7-15 tane kavun dizilir. Meyvelerin birbirine değip kızışmasını önlemek için kartondan bölme veya kağıtlar ince ince kırılıp aralarına konur. Ayrıca tek tek fileye de konulabilir.